Sosyal medya hesabından, “CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nın iptal edileceği ve partiye süreksiz kayyum atanacağı” argümanında bulunmasının akabinde gözaltına alınıp, mahkemece yurt dışı çıkış yasağı isimli denetim kaidesiyle özgür bırakılan Kütahyalı’nın, Bolu Adliyesi’nden Ses ve İmaj Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca alınan tabirine ulaşıldı.
“ŞEHVET VE HEYECAN İLE SUÇA MEVZU PAYLAŞIMI YAPTIM”
Kütahyalı tabirinde, “CHP’ye kayyum atanacağı ve bunun için Ankara’daki güvenlik güçlerinin müsaadelerinin iptal olduğu” tarafındaki paylaşımı için, “Bu biçimde bir paylaşımımdan ötürü istemeden de olsa kamuoyunda bahse husus algının oluşmasına sebebiyet verdiğim için çok üzgün ve pişmanım. Ben bu paylaşımı yapmadan birkaç gün evvel birçok gazeteci arkadaşımın dillendirdiği ve CHP’ye kayyum atanabileceği savlarına ait duyumların ziyadesiyle artması sebebiyle mensubu olduğum gazetecilik mesleğinin oluşturduğu şehvet ve heyecan ile suça bahis paylaşımı yaptım.” dedi.
Söz konusu paylaşımı yaparken bir kamu vazifelisi yahut kamu güvenliğinde misyonlu rastgele bir şahıstan bilgi almadığını lisana getiren Kütahyalı, paylaşımı büsbütün kendi müşahedesi ve CHP içerisinde yer alan kimi haber kaynaklarından edindiği izlenim sonucu yaptığını belirtti.
“DÜŞÜNÜLMEDEN HAREKET EDİLMİŞTİR”
Kütahyalı, “İstanbul’dan Ankara’ya gerçekleşen polis sevkiyatlarının Ankara’daki Keçiören ve Etimesgut Belediyelerine yapılacak operasyonun habercisi olduğu istikametindeki paylaşımı hakkında, şunları kaydetti:
“Gazetecilik mesleğinden kaynaklı olarak ‘ilk haber veren kişi olabilme başarısı’ ve heyecanı sebebiyle düşünülmeden hareket edilmiştir. Gazetecilik mesleğim gereği şu an ismini söyleyemeyeceğim CHP’den eski bir yetkili ile yapmış olduğum telefon görüşmesinde yanında emekli bir güvenlik bürokratı bulunuyor halde idi. Bu konuşma sırasında Etimesgut ve Keçiören belediyelerine yönelik rüşvet ve yolsuzluk tezleri bakımından soruşturma yapılabileceği istikametinde net tabirleri oldu. Ben buna karşın yapmış olduğum paylaşımda elde ettiğim bilgi kesin ve muteber olduğu halde yargısal bir faaliyete ait olması nedeniyle kesin kanaat bildirmeksizin ‘galiba Keçiören ve Etimesgut’a yarın operasyon geliyor’ halinde ihtiyatlı bir lisan kullanarak bu paylaşımı yaptım.”
“DERİN ISTIRAP VE PİŞMANLIK DUYUYORUM”
Yaptığı paylaşım sonrası düzeltme niteliğinde ek paylaşımlar yaptığını savunan Kütahyalı, şunları söyledi:
“Hatta tüm bunlara ilaveten Sayın Adalet Bakanı’nın benim yapmış olduğum paylaşımları baz alarak yapmış olduğu ve aleyhime kanaat içeren açıklamasını alıntılayarak ‘Adalet Bakanı Yılmaz Tunç tamamen haklıdır. Benim iddialarım büsbütün yanlıştır. Yılmaz Tunç ne dese haklıdır.’ halinde tabirler ile pişmanlığımı ayrıyeten lisana getirdim. Gazetecilik mesleğim gereği bu ikinci yapmış olduğum paylaşıma ait ilgili eski CHP yetkilisi ve yanında bulunan emekli bürokratın bilgilerini vermek istemiyorum.”
Savcılık tabirinde, “Derin keder ve pişmanlık duyuyorum.” diyen Kütahyalı, borsa yahut gibisi finansal kuruluşlardan haksız çıkar elde etmek hedefiyle kişi yahut şahıslara telkin, tavsiye ya da yönlendirmede bulunmadığını söyledi.
