Manisa’nın Şehzadeler ilçesine bağlı Selimşahlar Mahallesi’ne 1989 yılında Bulgaristan’dan annesi ve ablası ile göç ederek yerleşen Hasine Cambaz (66), 36 yıldır birebir mahallede yaşamaya devam ediyor. Hasine Cambaz’ın oturduğu mesken ise yaklaşık 20 sene evvel mahalle sakinlerinin de imece tarzı dayanak vererek yaptırıldığı öğrenildi. Pandemiden evvel 2019 yılı başlarında Manisa Kent Hastanesi’nde kendisine yüzde 45 ruhsal mahzur (Kronik Psikoz) tanısı konulan Hasine Cambaz, akabinde annesinin de vefatıyla konutta hayatını tek başına sürdürmeye devam etti. Yüzde 45 ruhsal pürüzü olan ve vasisi bulunmayan Hasine Cambaz, ruhsal mahzur tanısı konulmadan evvel mahallenin ekmek fırınında dahi çalıştığını, elinden her iş geldiğini söyledi.
ATTIĞI İMZA HAYATINI DEĞİŞTİRDİ
Kız kardeşinin evli olan kızıyla annesinin vefatının akabinde konuttan ayrıldığını ve 5-6 yıldır tek başına yaşamaya devam ettiğini kaydeden Hasine Cambaz, yaklaşık 3 ay kadar evvel kardeşinin konuta kendisini ziyarete gelmesi akabinde hayatının değiştiğini söyledi.
Ablasının kızıyla meskene ziyarete gelerek kendisine kağıt imzalattığını anlatan Hasine Cambaz, “Evime gelmişti birkaç ay evvel. ‘Biz bu konuttan bir şey istemiyoruz’ dediler bana, kandırdılar beni. ‘Biz de istemiyoruz, attık imzayı sen de at’ dediler, attırdılar imzayı kandırdılar beni. Konuta geldiklerinde ben mutfağa kahve yapmaya gittim, mahalle muhtarı da vardı yanlarında. ‘Sen git kahveyi yap’ dediler, çıkarıyorlar kağıtları ‘at buraya imza bir şey istemiyoruz meskenden, kızıyla biz de atıyoruz’ üzere imzayı attırdılar. Lakin benim hiç kuşkum yok, beni bu türlü bir duruma düşüreceklerinden. Sonra attım imzayı” diyerek başına gelenleri anlattı.
EVİN SATILDIĞINI SONRADAN ÖĞRENDİ
Yaklaşık 3 ay evvel imza atmasının akabinde hayatını olağan bir halde devam ettirirken bir gün birinin meskene gelerek, “Geldi konutun önüne bana, ‘Hadi çık konuttan, sen artık burada oturmayacaksın’ diyor. Benimle uğraşma, ben konuttan çıkmam, benim bu meskenden vefat çıkar’ dedim. Benim merhum annem varken konut yapılıncaya kadar canım çıktı, alnımın teriyle çalıştım, fırında çalışırdım bütün köy biliyor, benim mesleğim Bulgaristan’dan çanta kemerleri yapıyordum. Mesleğim çok, onlar beni düşürdü bu duruma. Sonra muhtar da bana ‘Karışamam, kız kardeşin sattı evi’ diyor. Haydi dedim o kanun, devlet kanunu dedim, boş ver dedim. Sonrasında mahalle sakinleri olmaz bu türlü şey, sen o kadar çalıştın bu mesken için, tüm mahalle sakinleri seni biliyor tanıyor, uğraş et dediler. Kız kardeşim konutu kendi üzerine geçirmiş” biçiminde konuştu.
“EVDE ELEKTRİKSİZ OTURUYOR”
Evin elektriğini kesildiğini ve karanlıkta kaldığını anlatan Cambaz, “Ev satıldıktan sonra elektriğim kesildi, suyum hala akıyor. Mutfakta buzdolabına olan yiyeceklerin hepsini bozulmasın diye sağ olsunlar komşuların dolaplarına aktardık. Konutu boşaltmam için de bana müddet verdiler. Mahalle muhtarı da bana ‘Sana diğer yerden mesken bulalım’ diyor. Ben diğer yerden konut istemiyorum” diyerek reddettiğini söyledi.
AVUKAT KOMŞUSU DURUMA DUYARSIZ KALAMADI
Mahallede doğup büyüdüğünü ve Hasine Cambaz’ı çocukluğundan bu yana tanıdığını anlatan İzmir Barosu Avukatlarından Serenay Özbilgin, “Böyle bir olayın oluğunu duyunca çok üzüldüm. Hepimiz hem üzüldük, hem de öfkelendik. En yakını tarafından, kardeşi tarafından yapılmış makus niyetli davranışlar kelam konusu. Kendisi tek başına köylünün de takviyesiyle hem ayakta kalmaya çalışıyor, buna karşın en yakını tarafından da mağduriyete uğruyor. Lakin biz buna müsaade vermeyeceğiz, sonuna kadar da gideceğiz” dedi.
VASİ ATANMASI İÇİN DAVA SÜRERKEN MESKENİN SATIŞI YAPILMIŞ
Konuyu avukat olarak araştırmaya başladığını ve vasi atanması için davanın hala deva ettiği bilgisini aldığını ileri süren Avukat Özbilgin, “Devletimiz de, mahkemelerimiz de bu türlü bir duruma kayıtsız kalmayacaktır. Valilik olsun, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olsun herkes bu bahiste üstüne düşeni yapacak, ben buna eminim” diye konuştu.
“YÜZDE 45 RUHSAL PÜRÜZ DURUMU SATIŞ İPTALİNİ GEREKTİRİR”
Satışın gerçekleşmiş olduğunu vurgulayan Avukat Özbilgin, Hasine Cambaz’ın yüzde 45 ruhsal mani durumu olduğunu ve bunun da satış iptalini gerektireceğini vurgulayarak, “Şimdi Hasine ablanın alınan bir sıhhat raporu var. Bu sıhhat raporunda imzası, iradesi sakatlanarak, toplum içinde kullandığımız tabirle, aslında kandırılarak, yapılan bu türlü bir satış geçerli değil. Atmış olduğu imza geçerli değil. Biz evvel vasilik davasına itiraz edeceğiz. Ondan sonra da satışın iptaline gelecek sıra. Sonrasında ise bu türlü makûs niyetle davranan herkes, gerek ablası olsun gerek de ablasıyla birlikte hareket ederken devlet gücünden de yararlanan bireyler olsun, hepsi ile ilgili de kabahat duyurusunda, ceza soruşturma ve kovuşturma ne gerekirse yapacağız. İsimli makamlar da bize takviye olacaklardır. Hasine abla katiyen yalnız değil lakin onun yalnız olduğunu düşünenler var, biz bu hareketlerinden anladığımız kadarıyla. Ancak onlar da koca bir Selimşahlar Mahallesini karşılarını aldıklarının farkında değiller gördüğümüz kadarıyla. Lakin farkına varacaklar yakın zamanda” dedi.
MAHALLE SAKİNLERİNDEN HASİNE CAMBAZ’A DESTEK
Ruhsal engelli Hasine Cambaz’ın uğradığı haksızlığa reaksiyon gösterenlerden biri olan mahalle sakinlerinden Enver Öz, “Köylüler tarafından imece olarak yapılan bu mesken olağanda annesi ve kız kardeşi ile 3’ü oturuyorlardı. Annesi vefat etti, kız kardeşi bu konutu satmaya kalktı ve konutu sattı. Burada oturan Hasine de biraz mağdur, elektriğini de kestiler. Bu satışın da nasıl olduğunu biz pek bilmiyoruz, bunun bir araştırılmasını lazım. Bu bayan şu an mağdur durumda. Şu an buradan çıkmasını istiyorlar ancak hiç bir yere gitmek istemiyor. Burada köyde ona yardım ediyoruz, biz ona burada bakıyoruz yani. Satış sürecinin kanuna uygun mu uygunsuz mu bilmiyoruz, araştırılmasını istiyoruz.” derken, bir öbür mahalle sakini Abidin Yenişehirli ise ölen annesi Emine Cambaz ile Hasine Cambaz’ı düzgün tanıdıklarını ve köyün halkının takviyesiyle bu konutun yapıldığını söyledi.
Yenişehirli, “Hasine köyümüzün sevilen bir insanı, ruhsal manada birazcık düşünceli olsa da biz onu seviyoruz, ona yardımda bulunuyoruz, kimseye de ziyanı olmuyor. Lakin bu Hasine’ye yapılan işin haksızlık olduğuna inanıyoruz. Onun için hak yerini bulmasını istiyoruz. Konutu alan kişi konuttan çıkmasını istiyor, elektriğini suyunu kesmiş, meskenden çıksın diye onu zorluyor.” halinde konuştu.
Hasine Cambaz’ın kız kardeşinin ise konut satışının akabinde kentten ayrıldığı öğrenildi.
