Tüm Oto Kiralama ve Mobilite Kuruluşları Derneği (TOKKDER) Yönetim Kurulu Lideri Kağan Yaşa, günlük ve kısa periyot araç kiralamalarında yaşanan tüketici mağduriyetlerine dikkati çekerek, “Yurt çapında tanınan ve ana iş alanı araç kiralama olan kurumsal markaların tercih edilmesi, gerek kiralama sürecinde gerekse sonrasında tüketicilerin sıkıntısız ve memnuniyet verici hizmet almasını sağlayacaktır.” dedi.
Yaz dönemine yaklaşılmasıyla araç kiralama talebinde önemli artış yaşanması beklenirken uzmanlar, bu artışın makus niyetli kişi ve firmalar tarafından suistimal edilmesi tasasını de beraberinde getirdiği konusunda uyarıyor.
Tatil ya da iş seyahatlerinde araç kiralamayı tercih edenler, birtakım dolandırıcılık yollarıyla mağdur olabiliyor. Daha evvelki kazaların yeni kiracılar tarafından yapılmış üzere gösterilmesi, fahiş fiyat talepleri, senet zorlamaları ve düzmece internet siteleri en sık karşılaşılanlar ortasında yer alıyor.
Öte yandan, tüketici şikayet platformlarına yansıyan olaylarda birtakım firmaların kiralanan araçla geçmişte yaşanmış hasarları yeni kiracıların sorumluluğuna vermeye çalıştığı belirtiliyor.
Araç tesliminde ayrıntılı tutanak düzenlenmemesi, bu tıp durumlarda vatandaşın aleyhine kanıt oluşturabiliyor. Uzmanlar, aracın her istikametiyle fotoğraflanması ve imzalanan dokümanların dikkatle incelenmesi gerektiğini vurguluyor.
İnternet üzerinden araç kiralamak isteyen kullanıcılar için de öbür bir risk bulunuyor, geçersiz internet siteleri. Gerçek bir markanın ismini yahut logosunu taklit eden siteler, ödeme alıp araç teslim etmeyen dolandırıcıların tuzağına dönüşebiliyor. Güvenilirliği yüksek, bilinen siteler üzerinden süreç yapılması ve mümkünse yüz yüze teslim alınması öneriliyor.
“Vatandaşlar araç kiralarken kurumsal firma tercih etmeli”
Konuya ait AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Yaşa, araç kiralamak isteyen vatandaşlara talebin ağır olduğu devirler için araç rezervasyonlarını mümkün olduğunca erken yapmaları istikametinde teklifte bulundu.
Yaşa, kesinlikle kurumsal firmaların tercih edilmesi tavsiyesinde bulunarak, şunları söyledi: “Yurt çapında tanınan ve ana iş alanı araç kiralama olan kurumsal markaların tercih edilmesi, gerek kiralama sürecinde gerekse sonrasında tüketicilerin meselesiz ve memnuniyet verici hizmet almasını sağlayacaktır. Kurumsal olmayan birtakım araç kiralama faaliyetleri, sigorta kapsamı, bakım hizmeti, ikame araç tedariki, yola devam garantisi üzere hizmetleri karşılayamadığı oranda dalımızın güvenirliğine de gölge düşürüyor. Bu manada muhtaçlık sahipleri araç kiralarken TOKKDER üyesi, yaygın ofis ağı bulunan, kısa vadede günü kurtaran tahliller sunmak yerine müşterilerine kıymet yaratan, satış sonrası dayanak sunan ve sürdürülebilir hizmetler sağlayan kurumsal şirketleri tercih ederek kelam konusu aksiliklerden sakınabilir.”
Yaşa, “Güvenlik ve hijyen her şeyden evvel geliyor. Elbette gerek araç bakımında gerekse teslimat koşulları manasında özel dezenfeksiyon tedbirlerinin de alındığından emin olmak gerekli. Ayrıyeten, araç kiralayanların trafik kurallarına ahenk göstererek kiralama müddetlerini tamamlamaları, şahsî güvenlikleri ve trafik cezaları ile karşılaşmamaları açısından büyük ehemmiyet arz ediyor.” ihtarında bulundu.
“Araç kiralamaya artan taleple birlikte makus niyetli bireyler ortaya çıkıyor”
Yaşa, seyahat ve tatil periyotlarında araç kiralamaya artan taleple birlikte kimi berbat niyetli bireylerin ortaya çıktığını lisana getirdi. Makûs niyetli şahısların dolandırıcılık metotlarına dikkati çeken Yaşa, “Bazı makus niyetli bireyler, toplumsal medya mecralarında ya da kurdukları düzmece web siteleri ile birtakım tanınmış araç kiralama kuruluşlarının taklidini yaparak, logolarına misal logolar kullanarak, bu tanınmış araç kiralama kuruluşları ile ilgisi bulunmayan telefon ve on-line platformlar üzerinden yaptıkları görüşmeler ile tüketicilerden araç kiralama vaadiyle avans toplamakta, avans ödemesi sonrasında bu berbat niyetli bireylere ulaşmak mümkün olmamakta ve tüketiciler bu yolla dolandırılmakta. Kelam konusu dolandırıcılık olaylarından, taklidi yapılan ve mevzuyla hiçbir ilgisi bulunmayan araç kiralama kuruluşlarının ise fakat tüketiciler avans iadesini talep etmek üzere ofislerine geldiklerinde haberi olmakta.” diye konuştu.
Yaşa, günlük ve kısa devir araç kiralamalarında yaşanan kazalara işaret ederek, şunları söyledi: “Günlük ve kısa periyot araç kiralamalarında kiralayanın kelam konusu motorlu araç ile bir kimsenin vefatına, yaralanmasına yahut bir şeyin ziyana uğramasına sebep olması durumunda motorlu aracın sahibi olan kiralama şirketi, aracın işleteni kabul edildiğinden, doğan ziyandan ortaklaşa ve müteselsilen sorumlu tutulmakta. Bu düzenleme, günlük ve kısa periyot araç kiralama bölümü için büyük sorun teşkil etmekte.
Bu sorun lakin kiralamanın ‘Kiralık Araç Bildirim Sistemi (KABİS)’ ve bir mukavele ile belgelendiği durumlarda, kısa vadeli yahut uzun müddetli kiralama ayrımı yapılmaksızın, mukavelede belirtilen kiralama müddeti boyunca işleten sıfatının yalnızca aracın kiracısında olması tarafında yasal bir düzenleme yapılması ile çözülebilecektir.”
“Sektöre yönelik özel yönetmelik oluşturulması, yetki belgesi/ruhsat alınmasına yönelik çalışmalar yürütmekteyiz”
TOKKDER Yönetim Kurulu Lideri Yaşa, araç kiralama firması tarafından tüketicilere sunulan ve imzalanması istenen kontratın kesinlikle ayrıntılı okunması gerektiğine dikkati çekti.
Yaşa, “Böylece araç kiralayacak şahıslar, sorumlulukları hakkında bilgi sahibi olacak. Mukavelede yer alan ya da yer almayan hususlarla ilgili aklınızdaki tüm soruları firmaya yöneltmenizde de yarar var. Aksi halde sürüş esnasında ya da aracı teslim ederken bir sorunla karşı karşıya kalınabilir.” dedi.
Bu çeşit olumsuz durumlarla karşılaşılmaması için tüketiciyi uyarmak hedefiyle bağlantı çalışmalarının devam ettiğini anlatan Yaşa, sayıları değerli derecede artan uydurma araç kiralama sitelerine ve toplumsal medya hesaplarına karşı tüketicilerin dikkatli olmasını, kiralama yaptıkları internet sitelerini denetim etmeden süreç gerçekleştirmemeleri ihtarında bulundu.
Yaşa, artan dolandırıcılık olaylarının tüketicilerin araç kiralama konusunda inancının zedelenmesine neden olduğunu belirterek, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Taklidi yapılan araç kiralama kuruluşları prestij kaybına uğruyor. Tüm araç kiralama bölümü, bu durumdan olumsuz etkilenmektedir. Bu mevzuyu İçişleri Bakanlığımıza ve Ticaret Bakanlığımıza aktardık ve tedbir alınmasını talep ettik. Bu doğrultuda olumlu gelişmeler de yaşanmaya başlandı. Ticaret Bakanlığımız ile kesimimize özel yönetmelik oluşturulması, kiralama şirketlerine yetki belgesi/ruhsat alınmasına yönelik çalışmalar yürütmekteyiz. Bu yönetmeliğin hayata geçirilmesi halinde kesimimiz ismine kıymetli adım atılmış olacak. Bu cins dolandırıcılık faaliyetlerine karşı dikkatli olunmasının ve sağlam araç kiralama kuruluşlarının tercih edilmesinin ehemmiyetini vurgulayan toplumsal medya paylaşımlarını periyodik biçimde yapıyor, ayrıyeten basında yer alan demeçlerimizde bu hususa bilhassa dikkat çekiyoruz.”
