Ayberk Gökbak- Osmanlı’ya yıllarca başşehirlik yapmış, Avrupa’ya açılan kapı pozisyonundaki Edirne; mescitleri, çarşıları, köprüleri, gelenekleri ve meşhur lezzetleriyle ziyaretçilerine unutulmaz bir tecrübe sunuyor. Roma, Bizans ve Osmanlı medeniyetlerinin izlerini taşıyan kent; bilhassa Osmanlı devrinde adeta altın çağını yaşadı. 1361 yılında Osmanlı’ya başşehir olduktan sonra birçok mimari yapıtın inşa edildiği kentte, Mimar Sinan’ın “ustalık eserim” dediği Selimiye Camii, tüm ihtişamıyla yükseliyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu süper yapı, şık mimarisi ve iç süslemeleriyle görenleri hayran bırakıyor. Edirne’de sadece Selimiye değil; birçok tarihi yapı da göz kamaştırıyor.Kırkpınar Yağlı Güreşleri, yöresel lezzeti ciğer tava, badem ezmesi, Kavala kurabiyesi ve Edirne peyniri de kentin simgelerinden.
